Askorbik Asit C Vitamini 1 Kg
Askorbik Asit C Vitamini 1 Kg
Mevcut:
Stokta
- Ürün Kodu: BSKHMM-000163
300.00TL
Askorbik Asit Nedir?
Sağlıklı bir gelişim, diş, kemik ve deri için vazgeçilmez bir bileşen olan C vitamini olarak da adlandırılan L-askorbik asit (3-keto-L-gulofuranolaktan); demirin absorblanması, kolajen sentezi, kan damarlarının yapısal gücünün sürdürülmesi, bazı aminoasitlerin metabolizmasında ve adrenal bezlerin hormon sentezi ve salgılaması gibi metabolik fonksiyonlarda görev alan karbonhidrat benzeri bir kimyasal maddedir.
Askorbik asit, genellikle pH kontrolü amacıyla bir asit düzenleyici olarak kullanılmasına rağmen, gıda ürünlerinde asidik bir tat vermektedir. Bira endüstrisinde antioksidan olarak kullanılan askorbik asit; bulanıklığı engelleyerek biranın raf ömrünü iyileştirmekte, et endüstrisinde rengin sürdürülmesi ile ilgili olarak koruyucu görev yapmakta iken, fırıncılık endüstrisinde geliştirici ajan olarak, meyve pulp ve sularında ise renk solmasının önlenmesinde kullanılmaktadır. Bunun dışında tereyağı, donmuş yumurta ürünleri, toz ve konsantre süt, donmuş patates vb ürünlerde. bunlara benzer görevler yapabilmektedir.
Askorbik asit, oksijeni absorblayarak tersinir bir tepkime ile dehidroaskorbik asite dönüşmektedir. Bu önemli fonksiyon, meyve ve sebzelerde oksidatif esmerleşmeyi, et ve deniz ürünlerinde ransiditeyi, sütte arzu edilmeyen koku gelişimini önlemektedir.
Askorbik asit, halk dilinde C vitamini olarak bilinir. Vücudun ihtiyaç duyduğu vitamin gruplarının arasında yer alıyor. Sindirim sisteminin çalışmasına ve vücudun tüm genelinde etkili bir vitamin türüdür. Antioksidan özellikleriyle kanser tedavisine oldukça etki gösterir. Farklı alanlarda kullanılan vitamin türlerindendir. Kalp sağlığı üzerinde de olumlu etkiler yarattığı konusunda yapılan birçok araştırma bulunuyor.
Askorbik asit bütün canlı dokularda bulunur. Doğada çok yaygın şekilde bulunan bu vitaminin en zengin kaynaklarını taze meyve ve sebzeler oluşturur. Meyveler arasında en çok askorbik asit içerenler; limon, portakal, greyfurt, kivi, ananas, çilek ve frenk üzümüdür. Elma, armut ve erik ise bunlara göre daha az miktarda askorbik asit içerir. Bu meyvelerden özellikle sitrus meyveleri (limon, portakal, greyfurt), kivi ve domatesin dış kısımları (kabuk) askorbik asit bakımından zengindir.
Sebzeler, özellikle kuşburnu, karnabahar, lahana, ıspanak, kuru soğan, biber, turp, tere, maydanoz ve yer elması askorbik asit bakımından en zengin kaynaklardandır.
Sağlıklı bir gelişim, diş, kemik ve deri için vazgeçilmez bir bileşen olan C vitamini olarak da adlandırılan L-askorbik asit (3-keto-L-gulofuranolaktan); demirin absorblanması, kolajen sentezi, kan damarlarının yapısal gücünün sürdürülmesi, bazı aminoasitlerin metabolizmasında ve adrenal bezlerin hormon sentezi ve salgılaması gibi metabolik fonksiyonlarda görev alan karbonhidrat benzeri bir kimyasal maddedir.
Askorbik asit, genellikle pH kontrolü amacıyla bir asit düzenleyici olarak kullanılmasına rağmen, gıda ürünlerinde asidik bir tat vermektedir. Bira endüstrisinde antioksidan olarak kullanılan askorbik asit; bulanıklığı engelleyerek biranın raf ömrünü iyileştirmekte, et endüstrisinde rengin sürdürülmesi ile ilgili olarak koruyucu görev yapmakta iken, fırıncılık endüstrisinde geliştirici ajan olarak, meyve pulp ve sularında ise renk solmasının önlenmesinde kullanılmaktadır. Bunun dışında tereyağı, donmuş yumurta ürünleri, toz ve konsantre süt, donmuş patates vb ürünlerde. bunlara benzer görevler yapabilmektedir.
Askorbik asit, oksijeni absorblayarak tersinir bir tepkime ile dehidroaskorbik asite dönüşmektedir. Bu önemli fonksiyon, meyve ve sebzelerde oksidatif esmerleşmeyi, et ve deniz ürünlerinde ransiditeyi, sütte arzu edilmeyen koku gelişimini önlemektedir.
Askorbik asit, halk dilinde C vitamini olarak bilinir. Vücudun ihtiyaç duyduğu vitamin gruplarının arasında yer alıyor. Sindirim sisteminin çalışmasına ve vücudun tüm genelinde etkili bir vitamin türüdür. Antioksidan özellikleriyle kanser tedavisine oldukça etki gösterir. Farklı alanlarda kullanılan vitamin türlerindendir. Kalp sağlığı üzerinde de olumlu etkiler yarattığı konusunda yapılan birçok araştırma bulunuyor.
Askorbik asit bütün canlı dokularda bulunur. Doğada çok yaygın şekilde bulunan bu vitaminin en zengin kaynaklarını taze meyve ve sebzeler oluşturur. Meyveler arasında en çok askorbik asit içerenler; limon, portakal, greyfurt, kivi, ananas, çilek ve frenk üzümüdür. Elma, armut ve erik ise bunlara göre daha az miktarda askorbik asit içerir. Bu meyvelerden özellikle sitrus meyveleri (limon, portakal, greyfurt), kivi ve domatesin dış kısımları (kabuk) askorbik asit bakımından zengindir.
Sebzeler, özellikle kuşburnu, karnabahar, lahana, ıspanak, kuru soğan, biber, turp, tere, maydanoz ve yer elması askorbik asit bakımından en zengin kaynaklardandır.
Askorbik Asit Nedir?
Sağlıklı bir gelişim, diş, kemik ve deri için vazgeçilmez bir bileşen olan C vitamini olarak da adlandırılan L-askorbik asit (3-keto-L-gulofuranolaktan); demirin absorblanması, kolajen sentezi, kan damarlarının yapısal gücünün sürdürülmesi, bazı aminoasitlerin metabolizmasında ve adrenal bezlerin hormon sentezi ve salgılaması gibi metabolik fonksiyonlarda görev alan karbonhidrat benzeri bir kimyasal maddedir.
Askorbik asit, genellikle pH kontrolü amacıyla bir asit düzenleyici olarak kullanılmasına rağmen, gıda ürünlerinde asidik bir tat vermektedir. Bira endüstrisinde antioksidan olarak kullanılan askorbik asit; bulanıklığı engelleyerek biranın raf ömrünü iyileştirmekte, et endüstrisinde rengin sürdürülmesi ile ilgili olarak koruyucu görev yapmakta iken, fırıncılık endüstrisinde geliştirici ajan olarak, meyve pulp ve sularında ise renk solmasının önlenmesinde kullanılmaktadır. Bunun dışında tereyağı, donmuş yumurta ürünleri, toz ve konsantre süt, donmuş patates vb ürünlerde. bunlara benzer görevler yapabilmektedir.
Askorbik asit, oksijeni absorblayarak tersinir bir tepkime ile dehidroaskorbik asite dönüşmektedir. Bu önemli fonksiyon, meyve ve sebzelerde oksidatif esmerleşmeyi, et ve deniz ürünlerinde ransiditeyi, sütte arzu edilmeyen koku gelişimini önlemektedir.
Askorbik asit, halk dilinde C vitamini olarak bilinir. Vücudun ihtiyaç duyduğu vitamin gruplarının arasında yer alıyor. Sindirim sisteminin çalışmasına ve vücudun tüm genelinde etkili bir vitamin türüdür. Antioksidan özellikleriyle kanser tedavisine oldukça etki gösterir. Farklı alanlarda kullanılan vitamin türlerindendir. Kalp sağlığı üzerinde de olumlu etkiler yarattığı konusunda yapılan birçok araştırma bulunuyor.
Askorbik asit bütün canlı dokularda bulunur. Doğada çok yaygın şekilde bulunan bu vitaminin en zengin kaynaklarını taze meyve ve sebzeler oluşturur. Meyveler arasında en çok askorbik asit içerenler; limon, portakal, greyfurt, kivi, ananas, çilek ve frenk üzümüdür. Elma, armut ve erik ise bunlara göre daha az miktarda askorbik asit içerir. Bu meyvelerden özellikle sitrus meyveleri (limon, portakal, greyfurt), kivi ve domatesin dış kısımları (kabuk) askorbik asit bakımından zengindir.
Sebzeler, özellikle kuşburnu, karnabahar, lahana, ıspanak, kuru soğan, biber, turp, tere, maydanoz ve yer elması askorbik asit bakımından en zengin kaynaklardandır.
Sağlıklı bir gelişim, diş, kemik ve deri için vazgeçilmez bir bileşen olan C vitamini olarak da adlandırılan L-askorbik asit (3-keto-L-gulofuranolaktan); demirin absorblanması, kolajen sentezi, kan damarlarının yapısal gücünün sürdürülmesi, bazı aminoasitlerin metabolizmasında ve adrenal bezlerin hormon sentezi ve salgılaması gibi metabolik fonksiyonlarda görev alan karbonhidrat benzeri bir kimyasal maddedir.
Askorbik asit, genellikle pH kontrolü amacıyla bir asit düzenleyici olarak kullanılmasına rağmen, gıda ürünlerinde asidik bir tat vermektedir. Bira endüstrisinde antioksidan olarak kullanılan askorbik asit; bulanıklığı engelleyerek biranın raf ömrünü iyileştirmekte, et endüstrisinde rengin sürdürülmesi ile ilgili olarak koruyucu görev yapmakta iken, fırıncılık endüstrisinde geliştirici ajan olarak, meyve pulp ve sularında ise renk solmasının önlenmesinde kullanılmaktadır. Bunun dışında tereyağı, donmuş yumurta ürünleri, toz ve konsantre süt, donmuş patates vb ürünlerde. bunlara benzer görevler yapabilmektedir.
Askorbik asit, oksijeni absorblayarak tersinir bir tepkime ile dehidroaskorbik asite dönüşmektedir. Bu önemli fonksiyon, meyve ve sebzelerde oksidatif esmerleşmeyi, et ve deniz ürünlerinde ransiditeyi, sütte arzu edilmeyen koku gelişimini önlemektedir.
Askorbik asit, halk dilinde C vitamini olarak bilinir. Vücudun ihtiyaç duyduğu vitamin gruplarının arasında yer alıyor. Sindirim sisteminin çalışmasına ve vücudun tüm genelinde etkili bir vitamin türüdür. Antioksidan özellikleriyle kanser tedavisine oldukça etki gösterir. Farklı alanlarda kullanılan vitamin türlerindendir. Kalp sağlığı üzerinde de olumlu etkiler yarattığı konusunda yapılan birçok araştırma bulunuyor.
Askorbik asit bütün canlı dokularda bulunur. Doğada çok yaygın şekilde bulunan bu vitaminin en zengin kaynaklarını taze meyve ve sebzeler oluşturur. Meyveler arasında en çok askorbik asit içerenler; limon, portakal, greyfurt, kivi, ananas, çilek ve frenk üzümüdür. Elma, armut ve erik ise bunlara göre daha az miktarda askorbik asit içerir. Bu meyvelerden özellikle sitrus meyveleri (limon, portakal, greyfurt), kivi ve domatesin dış kısımları (kabuk) askorbik asit bakımından zengindir.
Sebzeler, özellikle kuşburnu, karnabahar, lahana, ıspanak, kuru soğan, biber, turp, tere, maydanoz ve yer elması askorbik asit bakımından en zengin kaynaklardandır.